Ceza Davalarında Avukat Zorunluluğu

Ceza Davalarında Avukat Zorunluluğu

Ceza Davasında Müdafi (Avukat) Zorunluluğu, Avukat Talebi ve Görevlendirilmesi, Avukatın Dosya İnceleme Yetkisi

Ceza davalarında avukat zorunluluğu veya ceza soruşturmasında avukat zorunluluğu olan durumlar, Ceza Muhakemesi Kanununun 74, 101, 150, 204 ve 247. maddelerinde düzenlenmiştir.

 

Şüphelinin veya Sanığın Müdafi (Avukat) Seçimi

Şüpheli veya sanık, soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla avukat yardımından yararlanabilir; kanuni temsilcisi varsa, o da şüpheliye veya sanığa avukat seçebilir.

Ceza Muhakemesi Kanunu, soruşturma evresinde, şüphelinin yanında ifade almada en çok üç avukat hazır bulunabileceğini düzenlemektedir. Ayrıca, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar bakımından yürütülen kovuşturmalarda, duruşmada en çok üç avukat hazır bulunabileceği düzenlemesi getirilmiştir.

Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında avukatın, şüpheli veya sanıkla görüşme, ifade alma veya sorgu süresince yanında olma ve hukuki yardımda bulunma hakkı engellenemez, kısıtlanamaz.

 

Müdafi Ne Demektir? İhtiyari Müdafilik ve Zorunlu Müdafilik Nedir?

Adil yargılanma hakkı, Anayasanın 36/1. maddesinde “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir” denilerek teminat altına alınmıştır. Ceza yargılamasında müdafilik müessesesi, temelini adil yargılanma hakkından almaktadır.

Müdafi, ihtiyari müdafilik ve zorunlu müdafilik, Ceza Muhakemesi Kanununda düzenlenmiştir.

Müdafi; şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı ifade eder.

Müdafilik ihtiyari veya zorunlu olabilir. Ülkemizde kural olarak isteğe bağlı/ihtiyari müdafilik sistemi geçerli olmakla birlikte; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, zorunlu müdafilik sisteminin uygulama alanını genişletmiştir.

Şüpheli veya sanık soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla müdafinin (avukatın) yardımından yararlanabilir. Şüpheli veya sanık, müdafiiyi kendisi seçebilir ya da şüpheli veya sanığın kanuni temsilcisi seçebilir. Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir müdafi (avukat) görevlendirilir. Bu haller, isteğe bağlı müdafiliktir.

Ceza Muhakemesi Kanunu, bazı hallerde ise zorunlu müdafiliği benimsemiştir. Bu durumlar, aşağıda Avukat Görevlendirilmesinin Zorunlu Olduğu Durumlar başlığı altında verilmiştir.

 

Avukat Görevlendirilmesinin Zorunlu Olduğu Durumlar

Şüpheli veya sanıktan kendisine bir avukat seçmesi istenir. Şüpheli veya sanık, avukat seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir avukat görevlendirilir.

Aşağıda belirtilen durumlarda, şüpheli veya sanık için, avukat görevlendirilmesi zorunludur:

  • Avukatı bulunmayan şüpheli veya sanığın; çocuk, kendini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz olması
  • Soruşturma veya kovuşturma konusu suçun cezasının alt sınırının beş yıldan fazla hapis cezasını gerektirmesi
  • Sanığın resmi bir kurumda kusur yeteneğinin araştırılması için (akli dengesinin yerinde olup olmadığının araştırılması gibi) gözlem altına alınmasına karar verilecek olması
  • Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesi
  • Davranışları nedeniyle hazır bulunmasının duruşmanın düzenli olarak yürütülmesini tehlikeye sokacağı anlaşılan sanığın yokluğunda duruşma yapılması
  • Kaçak sanık hakkında duruşma yapılması

Ceza yargılamasında ve davalarında yukarıda belirtilen durumlarda, şüpheli veya sanığın istemi bulunmasa, hatta açıkça avukat istemediğini beyan etse bile, avukat görevlendirme zorunluluğu bulunmaktadır.

Soruşturma evresinde, ifadeyi alan mercinin veya sorguyu yapan hakimin istemi üzerine, kovuşturma evresinde, mahkemenin istemi üzerine; soruşturmanın veya kovuşturmanın yapıldığı yer barosunca avukat görevlendirilir. Şüpheli veya sanığın kendisinin sonradan avukat seçmesi halinde, baro tarafından görevlendirilen avukatın görevi sona erer.

Zorunlu Görevlendirilen Avukat Görevini Yerine Getirmediğinde Yapılacak İşlem

Avukat görevlendirilmesinin zorunlu olduğu durumlarda, görevlendirilen avukat, duruşmada hazır bulunmaz veya vakitsiz olarak duruşmadan çekilir veya görevini yerine getirmekten kaçınırsa, hakim veya mahkeme derhal başka bir avukat görevlendirilmesi için gerekli işlemi yapar.

Bu durumda mahkeme oturuma ara verebileceği gibi, oturumun ertelenmesine de karar verebilir. Yeni görevlendirilen avukat savunmasını hazırlamak için yeterli zaman olmadığını açıklarsa, oturum ertelenir.

Şüpheli veya Sanığın Birden Fazla Olması Halinde Avukat Görevlendirme

Yararları birbirine uygun olan birden fazla şüpheli veya sanığın savunması aynı avukata verilebilir.

 

Ceza Yargılamasında Avukatı Görevinden Yasaklama

İster şüpheli veya sanığın bizzat kendisi tarafından seçilmiş olsun isterse de mahkeme tarafından görevlendirilmiş olsun, Türk Ceza Kanununun 220. ve 314. maddesinde sayılan suçlar ile terör suçlarından şüpheli, sanık veya hükümlü olanların müdafilik veya vekillik görevini üstlenen avukat, hakkında bu fıkrada sayılan suçlar nedeniyle kovuşturma bulunması halinde müdafilik veya vekillik görevini üstlenmekten yasaklanabilir.

Cumhuriyet savcısının yasaklamaya ilişkin talebi hakkında, hakim veya mahkeme tarafından gecikmeksizin karar verilir. Bu kararlara karşı itiraz edilebilir. İtiraz sonucunda yasaklama kararının kaldırılması halinde avukat görevini devam ettirir. Müdafilik görevinden yasaklama kararı, kovuşturma konusu suçla sınırlı olmak üzere, bir yıl süre ile verilebilir. Ancak, kovuşturmanın niteliği itibariyle bu süreler altı aydan fazla olmamak üzere en fazla iki defa uzatılabilir. Soruşturma sonunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi veya kovuşturma sonunda mahkumiyet dışında bir karar verilmesi halinde, kesinleşmesi beklenmeksizin yasaklama kararı kendiliğinden kalkar.

Avukatı görevden yasaklama kararı, şüpheli, sanık veya hükümlü ile yeni bir müdafi görevlendirilmesi için derhal ilgili baro başkanlığına bildirilir.

Müdafi veya vekil görevden yasaklanmış bulunduğu sürece, başka davalarla ilgili olsa bile müdafiliğini veya vekilliğini üstlendiği kişiyi ceza infaz kurumunda veya tutukevinde ziyaret edemez.

 

Avukatın Dosya İnceleme Yetkisi

Avukat, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. Avukatın dosya içeriğini inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hakim kararıyla kısıtlanabilir.

Avukatın dosya inceleme yetkisine dair kısıtlama kararı, ancak aşağıda sayılan suçlara ilişkin yürütülen soruşturmalarda verilebilir:

a) Türk Ceza Kanununda yer alan;

b) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunun 12. maddesinde tanımlanan silah kaçakçılığı suçları.

c) Bankacılık Kanununun 160. maddesinde tanımlanan zimmet suçu.

d) Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan suçlar.

Yakalanan kişinin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve adı geçenlerin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adli işlemlere ilişkin tutanaklar hakkında, kısıtlama hükmü uygulanmaz.

Avukat, iddianamenin mahkeme tarafından kabul edildiği tarihten itibaren dosya içeriğini ve muhafaza altına alınmış delilleri inceleyebilir; bütün tutanak ve belgelerin örneklerini harçsız olarak alabilir.

 

Şüpheli ve Sanığın Avukat İle Görüşme Hakkı

Şüpheli veya sanık, vekaletname olup olmadığına bakılmaksızın her zaman ve konuşulanları başkalarının duyamayacağı bir ortamda görüşebilir. Bu kişilerin avukat ile yazışmaları denetime tabi tutulamaz.

Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümlerinde tanımlanan suçlar ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ile örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen uyuşturucu ve uyarıcı madde imal ve ticareti suçları bakımından gözaltındaki şüphelinin avukat ile görüşme hakkı Cumhuriyet savcısının istemi üzerine, hakim kararıyla yirmi dört saat süreyle kısıtlanabileceği; bu zaman zarfında ifade alınamayacağı düzenlenmiştir.

 

Kanuni Temsilci veya Eşin Duruşmada Hazır Bulunması

Sanığın kanuni temsilcisine duruşma gün ve saati bildirilir ve duruşmaya kabul edilerek istemi üzerine dinlenebilir.

Sanığın eşi de tebligat yapılmaksızın,  duruşmaya kabul edilerek istemi üzerine dinlenebilir.